Doğum Yapmanın Ulu Allah tarafından, insanoğlunun soyunu devam ettirmesi gayesiyle bayana inanılmaz ve mucizevi olarak nitelendirilebilecek üreme işlevi bahşedilmiştir. Doğurganlık ve doğurma; bayana çok bedelli olan annelik sıfatını sağlarken, öbür taraftan bayan bedeninde kimi kalıcı problemlere neden olmaktadır. Bilhassa tekrarlayan ve sık aralıklı gebelikler, bayan bedenini yıpratır.
Göğüslere Tesiri Nelerdir?
Gerek hamilelik sırasında gerekse doğum sonrası, göğüs dokusu farklı hormonal yükselmelerin tesirinde kalmaktadır. Hamilelik sürecinde büyüme hormonları, östrojen ve prolaktin hormonları ile göğüs emzirme fonksiyonuna hazırlanır. Süt bezleri büyür ve olgunlaşır. Bu durum, eş vakitli olarak göğüslerde büyüme olarak ortaya çıkar. Çabucak doğum sonrasında oksitosin hormonunun tesiriyle, göğüs ürettiği sütü salgılama ve dışarı akıtma yeteneğine kavuşur. Oksitosin hormonunun en değerli uyarıcısı ‘emzirme’ hareketidir. Emzirme süreci anneden anneye değişkenlik gösterir. Fakat birinci 6 ay emzirme, çocuk sıhhati açısından şiddetle önerilir.
Emzirmenin göğüs üzerine tesirleri, hormonal değişimler yanında emzirme müddetine de bağlı olarak değişir. Emzirme dönemimin bitmesiyle hormonal değişimler olağana döner. Emzirme sonrası göğüslerde 3 tip değişim görülebilir. 1- Büyüme (Hipertrofi), 2- Küçülme, sönme (Atrofi, involüsyon), 3- Gevşeme ve sarkma (pitoz), Meme üzerindeki bu olumsuz değişimler, Göğüs Küçültme (redüksiyon), Göğüs Büyültme (Augmentasyoın) ya da Göğüs Dikleştirme (Mastopeksi) ve bu ameliyatların kombinasyonları ile düzeltilebilir. Bu ameliyatlar emzirmenin kesilmesinden 6 ay sonra yapılmalıdır.
Doğum Yapmanın Karın Duvarına Tesiri Nelerdir?
Bilhassa tekrarlayan gebelikler, karın duvarının genişlemesi ve kalıcı olarak sarkmasına neden olmaktadır. Hamilelik sırasında denetimsiz kilo alımı ve bu sürecin az hareketli geçirilmesi, sarkmayı arttıran en değerli faktörlerdir.
Bu noktada sezeryan ya da olağan doğum yapmanın karın duvarına tesirine değinmek gerekir. Olağan bir doğum aksiyonunda; kendi hacminin 40 katına kadar genişlemiş olan rahim, oksitosin hormonunun tesiriyle şiddetli kasılarak, bebeği dışa yanlışsız iter. Doğum gerçekleştikten sonra da bu kasılma aksiyonu bir müddet devam eder ve rahim eski haline geri toplanır. Sezeryan ile doğum hareketi, rahimin oksitosin tesiriyle kasılmasına ve kendini toplamasına fırsat vermez. Ayrıyeten karın kaslarının direk kesiliyor olması, annenin faal harakat etmesini aşikâr bir mühlet kısıtlar. Bu nedenle sezeryan sonrası alt karın bölgesinde gevşeklik ve sarkmaların daha fazla olacağı beklenmelidir.
Karın bölgesindeki bu olumsuz değişimler, Yağ Emme (liposuction), Küçük ve Tam Karın Germe (Abdominoplasti) ameliyatları ile düzeltilebilir.
Doğum Yapmanın Genital Organlara Tesiri Nelerdir?
Genital organlardaki olumsuz tesirlere, vajinal yolla ve birden fazla doğum yapan bayanlarda daha sık rastlanır. Bu bayanlarda ki en değerli şikayet vajinal genişleme olup, vajinal genişleme; cinsel birleşmenin kalitesini düşürürken eşler ortası önemli uyumsuzluk ve sıkıntılara yol açabilir. Bununla birlikte, bayan genital organının imgesinde bozulma ve iç-dış dudakların sarkması başka kalıcı değişimlerdir.
