Göz kapağındaki kusurlar yaşa bağlı olmadan da kimi vakit genetik olarak erkenden kişiyi rahatsız etmeye başlayabilir. 20’li yaşların sonlarına yanlışsız kimi bayanlarda bilhassa üst göz kapağındaki fazlalaşan cilt dokusu çok bariz bir biçimde dışarıdan fark edilebilir. İlerlediğindeyse bu cilt dokusu makyajın bile daha makus durmasına; kişiyi daha yorgun, mutsuz ve yaşlı görünmesine neden olabilir. Şimdiyse göz estetiği geçiren hastaların düzgünleşme devrini ayrıntılandıralım.
Hasta, operasyondan göz üstlerinde minik bantlarla çıkar. Ameliyat sonrasında buz uygulamasına başlanır ve 24 saat boyunca aralıklı olarak devam etmesi istenir. Buz uygulaması morluk ve ödemlerin hafiflemesinde epeyce tesirlidir. Birinci gün hasta iki yastıkta baş dik durumda yatar. Bu dik konumda yatış da ameliyat sonrası güzelleşme periyodu için hayli tesirlidir. Operasyonu genel anestezi altında geçiren hastaların bir gün hastanede kalması istenir. Şayet lokal anestezi altında gerçekleşen bir operasyonsa, tabibin kararı ile hasta birebir gün konutuna dönebilir. Birçok hasta bu operasyondan sonra en çok iki şeyi merak eder: birincisi ne vakit banyo yapacağı, başkası ise ne vakit yine makyaj yapacağı.
Göz estetiği operasyonunun akabinde, ikinci günün sonunda hasta rahatlıkla banyo yapılabilir. Beş ve altıncı günlerde ise dikişler alınır. Birinci haftanın sonunda yani 7. Gün bittiğinde hasta tekrar makyaj yapabilir. Güzelleşme periyodu içinde bir gözün başkasından daha şiş görünmesi epeyce olağandır. Ödemler, 10. günün sonunda büyük ölçüde inmiş olur. Yavaşça yapılan masajlar ödemi azaltmaya, süratli iyileşmeye yardım eder.