Yüz Gençleştirme Süreci Olarak Dolgu Uygulaması
Çağımızın kıymetli gelişmelerinden birisini de uzun yaşamanın yanı sıra sağlıklı ve hoş biçimde yaşlanmak oluşturmaktadır. Sağlıklı bir halde yaşlanma sürecini yaşamak için spor ve diyete ek olarak plastik cerrahlardan da bu hususta yardım alınabilmektedir. Cerrahlar yapacakları süreçleri ameliyatlı ve ameliyatsız olarak 2 farklı biçimde gerçekleştirebilmektedir.
Günümüzde hastaların cerrahları ile görüştükleri mevzular ortasında; hastanın beklentilerini açıkça söz etmesi ve cerrahın farklı teknikleri kombinleyerek uygulamalar gerçekleştirmesi görülmektedir. Botoks konusuna yüz gençleştirme açısından yaklaşılacak olursa; botoks, dolgu süreci, germe ameliyatları, thermage ve franksiyonel laserden birlikte bahsetmek gerekmektedir.
Yaşlanma elbette kaçınılmaz bir gerçektir ve her birey ömrü yettiği kadar bu süreci yaşayacaktır. Bu süreçte derinin yaşlanması, bir nevi yıpranması bireyden bireye nazaran değişen derecelerde gerçekleşmektedir. Bu konuda kişinin genetiği ve hayat biçimi temel faktörlerdir. Bu faktörlerin tesiriyle birlikte, birtakım insanların derisi daha sonra kırışırken kimilerinin ki ise daha erken vakitte gevşeme sonucunda sarkmalara maruz kalır.
Yüzdeki deformasyon genel olarak, öncelikle göz etrafında oluşur. Bunun birinci işaretlerini ise göz kapaklarındaki sarkmalar ve göz altı torbalanmaları oluşturur. Devam eden süreçte yanak çizgileri barizleşir, çene altındaki keskin olan sınır kaybolur ve böylelikle boyun kısmına yanlışsız devam eden değişiklikler yaşanır. Dış imaj itibariyle bunlar yaşanırken asıl olarak dokuların içerisinde kollajen ve elastin yapıları değişikliğe uğrar. Deri altında yer alan yağ dokusu kimi bölgelerde kaybolurken kimi kısımlarda ise ağırlaşır. Hatta kimi durumlarda kemik dokuda bile yer yer incelmeler olabilmektedir.
Yukarıda anlatılan konuların daha az ziyan ile atlatılabilmesi için cerrahların süreçlerine ek olarak, kişinin bir beslenme programını takip etmesi ve gerekli ise ömür alışkanlıklarını değiştirmesi gerekmektedir.
Botoks Uygulaması
Botoks uygulamasında ”Botilinum” ismi verilen özel bir husus kullanılmaktadır. Bu unsur toksin olarak laboratuar şartlarında ilaç olarak üretilmektedir. Bu sebeple belirlenmiş olan ölçüler dahilinde itimatla kullanılmaktadır.
Botoks uygulamasının yapılmış olduğu bölgedeki kaslar daha az çalışır. Uygulama yapılan bölge dışında kasların çalışmasını etkileyici bir tarafı bulunmamaktadır.
Botoks Uygulamasının Etkileri
Yüz kısmına botoks uygulaması yapıldıktan sonra kaşın kalkması, kişinin kas yapısı ile birebir bağlıdır. Bunun sebebini kaş üzerindeki kaslar oluşturmaktadır. Zira alın kasları kuvvetli olursa kaşların kalkması sağlanmış olunur. Şayet uygulama esnasında kişinin alın kaslarına bir uygulama yapılırsa kaşlarının kalkması azaltılmış olunur. Yani kaşın doğal olmayacak düzeyde kalkmasının önüne, alın kaslarına da uygulama yapılarak geçilir.
Botoks tedavisi ile yüz kısmındaki fazla çalışan ve kırışıklığa sebebiyet veren kasların önüne geçilmiş olunur. Kaşlarını çattığı vakit epeyce sonlu görünen bireylerin, bu hareketi yapmasına mani olarak, kişinin daha optimist görünmesine yardımcı olmaktadır. Yüz etrafına botoks uygulaması yapıldığı vakit göz etrafındaki kırışıklıklar yok edilir yahut derinliği azaltılır. Böylelikle yorgun ve yaşlı görünen yüz tabirinden daha genç bir yüz sözüne geçiş yakalanmış olunur.
Bireylerde hem yaşın ilerlemesi hem de yer çekimine yıllarca maruz kalınması sonucunda yüz aşağıya hakikat çekilmektedir. Vakitle yüzü aşağıya gerçek çeken kaslar kuvvetlenirken üste hakikat çeken kaslar güçsüzleşmektedir. İşte botoks uygulaması ile yüzün aşağıya çekilmesini sağlayan kaslar zayıflatılırken üste hakikat çekmekte olan kaslar, hasebiyle desteklenmiş olunur ve yüz ve kaş bölgesindeki sarkmaların önüne bu formda geçilmiş olunur.
Botoks sürecinde muvaffakiyet konusunda hekimin yeterli eğitim almış olması ve deneyimleri, onun doğal yüz sözünü bozmaksızın kırışıklıkları engellemede en başarılı sonucu almasını sağlayacaktır.
