Sosyal Kolaylaştırma

Bir iş yaparken biri sizi izlese ne düşünürsünüz?

Bisiklet yarışlarını çok seven Norman Triplett sporcuların yarışlarda bireysel çalışmalardan daha hızlı bisiklet sürdüklerini fark etti ve bir bisiklet derneğinin resmi kayıtlarını inceledikten sonra, durumun gerçekten de böyle olduğunu buldu. Acaba sporcuların hızlanmasını sağlayan şey rekabet miydi? Triplett, bu fikirden çok etkilendi ve sosyal psikolojinin ilk deneyi tam da bu soru üzerine kuruldu.

Deneyde Triplett, 40 çocuğun eline bir balıkçı makarası verdi ve çocuklardan makarayı olabildiğince hızlı döndürmeye çalışmasını istedi. Elde ettiği sonuçlar, 40 çocuktan yarısının diğer çocuklarla rekabet ederken daha hızlı çalıştığını, dörtte birinin daha yavaş çalıştığını ve dörtte birinin eşit performans sergilediğini gösterdi. Yani aslında sonuçlarda çelişkiler çıkmıştı.

1920’de Floyd Allport, sosyal kolaylaştırma terimini kullanan ilk psikolog oldu. Bununla birlikte, sosyal kolaylaştırma ile ilgili araştırmalar çelişkili sonuçlara yol açtı. Çalışmalarda bazen sosyal kolaylaştırma meydana geldi, bazen de insanlar bir görevde başka biri tarafından izlendiklerinde daha kötü performans gösterdi.

Peki ama neden bazılarında daha iyi bazılarında daha kötüydük? İzlenmek neden etkiliydi?

1965’te psikolog Robert Zajonc, sosyal kolaylaştırma araştırmalarındaki tutarsızlığı çözmenin potansiyel bir yolunu önerdi. Zajonc önceki araştırmaları gözden geçirdi ve sosyal kolaylaştırmanın bilinen davranışlarda ortaya çıkma eğiliminde olduğunu fark etti. Ancak, insanlar daha az deneyimli olduğu görevler için, yalnız olduklarında daha iyisini yapma eğilimindeydiler.

Bunun için tasarlanan deneyde denekler hiç alışık olmadığımız üzere hamamböcekleriydi. Hamamböcekleri önce bir labirentten geçirildi ve süreler kaydedildi. Sonrasında ise yanlarındaki perdeler kalktı ve diğer hamamböcekleri tarafından izlenirken labirentten yeniden geçtiler. İşte bu sefer tıpkı bisikletliler gibi labirenti daha hızlı geçmeye başladılar.

1983’ten sonra yapılan araştırmalar Robert Zajonc’u doğruluyordu. Bildiğimiz işleri yaparken izlenmek bize iyi gelirken, bilmediğimiz işlerde ise yalnızlık bize iyi geliyordu. Yani bir piyano virtüözü seyirci karşısında daha iyi çalarken, piyanoyu yeni öğrenen bir piyanist adayı daha fazla hata yapıyordu.

Bu bilgi bize nerede yarayacak?

Önce kavramı iyi anlamak gerekir. Bu bize içinde bulunduğumuz durumu kavramamızı öğretir. Örneğin bir sınava gireceğiz. Eğer yeteri kadar hazırlandıysak gözetmenin olması durumunda sınavda daha başarılı olabileceğiz. Bir sunum yapacaksak bunu tek başımıza yeteri kadar prova ettikten sonra sunum için kalabalığın önüne çıktığımızda daha iyi hissedeceğiz.


Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Başa dön tuşu