En başta söyleyim yılan zehiri değildir 🙂 Ticari ismi Botox olan, bir bakteriden elde edilen ve ismi botulinium toksini olan bir ilaçtır. Tüm dünyada cerrahi dışı yapılan estetik teşebbüslerde en üst sıradadır.
Yüzde kaz ayakları, alın çizgileri, kaş ortası ve burun kökü olmak üzere üst yüz yarımının tamamına yapılabildiği üzere, ağız köşelerini yavaşça kaldırmak, gülümseme ile görünen diş eti sorununu çözmek, sigara çizgilerini gidermek, uzunluğunda bir gerginlik sağlamak için de kullanılabilir. Hatta migren tedavisinde de epey yararlı olduğu bilinmektedir.
Botoksun bir öteki kullanım alanı ise çok terleme (hiperhidroz) tedavisidir. Koltuk altı, el ve ayak terlemesinde uzun müddet rahatlık sağlayabilir. Sanılanın tersine bedene hiç bir ziyanı yoktur. Zati kullanılan bölgeye nazaran değişebilmekle bir arada 4-4,5 ay kadar sonra bedende hiç botoks kalmamaktadır.
Botoks derin olmayan ince kırışıklıkları ortadan kaldırabildiği üzere tüm kırışıklıkların da derinleşmesini maniler. Şayet kırışıklık çok derinse büsbütün ortadan kalkmaz fakat hafifler. Derin kırışıklıklarda botoks ile bir arada dolgu unsurları de kullanılmalıdır.
Birinci yapıldıktan sonra tesiri 2-3 gün civarında başlar 10-12 gün içerisinde büsbütün oturur. Bu günden sonra hastalara bir ölçü rötuş yapılabilir. Bir kere botoks yaptıran bir kişi botoksun tesiri geçtikten sonra eski haline motamot geri döner. Daha makus yahut daha kırışık olmaz. Daha sonra kesinlikle tekrar yaptırmak zorunda değildir. Ancak benim ferdî deneyimim bir kere yaptırıp olumlu tesirlerini gören bir hasta çok büyük oranda tekrar botoks yaptırmaya isteklidir.
Sonuç olarak botoks, poliklinik kurallarında 10 dakika içerisinde yapılabilen bir süreçtir ve bir insanın yaşlanmasına verebileceği en tesirli ve en kolay molalardan biridir. Kapanışı da her vakit söylediğim bir lafla yapalım: ‘Bir gün her canlı Botoksu tadacaktır!’