Ruhsal Dayanıklılık

Ruhsal olarak güçlü mü güçsüz mü olduğunuza inanıyorsunuz. Bu inancınız nereden kaynaklanıyor. Şimdiye kadar olan yaşam serüveninizde nelerle baş edebildiniz, neleri atlattınız, nerelerde çaresizliğe kapıldınız, nerelerde kendinizi güçsüz zorda hissettiniz, hangi durumları dayanılmaz buldunuz ya da hangi sorunlardan kaçtınız görmezden geldiniz.

Bunlrın hepsi yaşamdaki meselerle baş edebilme stratejiniz oldu. Bazı durumlar güçlenmenize yol açarken bazı durumlar kendinizi zayıf hissetmeye yol açtı. Bazı kaygılarınız, korkuları nız beslendi ve hayatınızda büyüttünüz. Kaygılı endişeli bir bekleyişe geçtiniz ve adeta endişeli olursam olabilecek kötü olayları sorunları önleyebilirim diye bir düşünce geliştirdiniz. Bunun bedeli de yaşamda sürekli kendinizi gergin hissetmek oldu.

Yaşanılan bir çok olay beraberinde bazı hatalı düşünce kalıplarının da geliştirilmesine neden olur. Bu düşünce kalıpları kuvvetlendikçe yaşam karşısındaki stratewjileriniz dedeğişmeye başlar. Güveniniz , güvensizliğiniz, gücünüz güçsüzlüğünüz buralardan beslenir.

Kendini yetrsiz hissetmek, hayatın kontrolünün sanki sizde değilmiş gibi, duygularınızı tepkilerinizi kontrol edemiyormuş düşüncesi, kendini suçlu bulma suçlu hissetme, çaresiz hissetme ve bundan kurtulamam, kendini değersixz hissetme, utanç duygusu içinde olma, kendini üstün bulma, kimseye güvenmeme ve insanlardan zarar görme endişeleri, yalnız kalamama, bir hastalığı olduğu fikri, Kendini akıllı bulma, kendini aptal bulma bunların hepsi birer düşünce kalıbı ve bazı yaşantılardan beslenir. Kişiler kendisine bakışı çarpıtarak algılamaya başlar ve dolayısı ile kendisi ile ilişkisi gerçekten adım adım sapar. Kendisini olduğu gibi değil algıladığı gibi görmeye başlar ve böyle hareket eder yaşamda.

Bu bakış açısı zamanla öyle bir yerleşir ki kişinin gerçeği haline gelir. Gerçekten kendisini hayatta böyle konumlandırır. Bir çok şeyi hak etmediğine inanır ve olana mecbur olduğunu düşünür bir şeyin değişmeyeceğine inanır ve sonuçta ben ne yapayım işte ben böyleyim der. Ben böyleyim demek değişmeye kapalı olmak demektir. Değiştirmem gereken bir yer yok demektir. Önce bu cümleyi değiştirmesi gerekir. Hiç kimse geçmişin veya geçmişte yaşanan olaylarıon esiri değildir. Değişmek her zaman mümkündür. Yaşamında muzdarip olduğu bir durumu her zaman değiştirebilir insan. Önce buna inanıp talep etmek gerekmektedir.

Korkularla dolu bir yaşamı sürmek zorunda değilsiniz, buna mecbur değilsiniz bu kaderiniz değildir.

Kaygılarınızın sizin kontrolünde olmadığına inanıyorsunuz, sanki dışarıdan size zorla giydirilen bir elbise gibidir. Ama bunun gücünüz dahilinde ve sizin kontrolünüzde olduğunu görebilirsiniz. Sizin zihninizin hatalı bir şekilde ürettiği kaygıları yine zihniniz bazı düşünce kalıplarını değiştirerek kurtulabilir. Bunun kontrolü tamamen sizdedir. Sadece tercihlerinizi değiştirmeniz gerekecektir.

Bazı insanlar zaten kötü şeyler hep gelir beni bulur. Ne zaman gün yüzü görüm ki derler. Adeta kendilerini o kötü yaşama ve kötü yaşam olaylarına olan beklentiye mecbur ederler, Altta suçluluk, değersizlik, cezalandırılma düşünceleri yatıyor olabilir. 

Siz cezayı hak etmiyorsunuz önce buna inanın. Yaşamda iyiliği, sevinci, coşkuyu iyi duyguları ve iyi yaşamı talep ediniz ve bunun hakkınız olduğuna kendinizi inandırınız. 

Yaşamda iy ive kötü, neşe ve acı hjepsi vardır ve hepsini kabul etmek . Bir şey yaşanılınca hep böyle sürüp gidecek diye hatalı genellemeler yapmamak önemli. İnsanları hasta eden en büyük mesele yanlış olarak geliştirilmiş düşünce kalıpları ve zihinsel çarpıtmalardır. Çünkü bunlar kişinin temel inançları haline geliyor işte ben böyleyim diye inanmaya başlıyor ve kendisi ile barışıklığı bozuluyor kendisi ile mesafesi açılmaya başlıyor. Yaşam olaylarına da böyle yaklaştığı için hatalı stratejiler ve hatalı önlem almalar yaşamı daraltıyor.

Bazen çocukluğunda sürekli ebeveymleri tarafından eleştirilen, sürekli senden bir şey olmaz denilen çocuklar büyüdüklerinde bşarılı olduklarında bile sanki her şeyi kötü yaptıklarına hatalı hareket ettiklerine inanırlar. Yaşı kaç olursa olsunlar.

Sürekli utandırılan, aşağılanan dalga geçilen çocuklar yetişkin olduklarında kendilerini hep kusurlu görme eğiliminde olurlar ve potansiyelinin çok altında bir hayat sürerler. Yetenekleri olmasına rağmen bunu ortaya koyamazlar ve çekingen olurlar.

Çocukluklarında yeterince sevgi görmeyen çocuklar yetişkin olduklarında hep sevilmeyecek kabul edilmeyeceklerine inanırlar. İnsanların onayını almak, sevgisini kazanmak için çok verici olmak zorunda kalırlar.

Yaşamda hedfleriniz ne idi ve ne zaman bunlardan vazgeçtiniz, Hangi olaylar vazgeçmenize yol açtı. Hedeflerinizin ne kaddarını gerçekleştirdiniz, kendinizi hayatta başarılı mı başarısız mı buluyorsunuz. Kendinizle ilgili negatife kaymış düşünceleriniz ne zaman artmaya başladı. Hayatın hep olumsuz negatif tarafına mı pozitif tarafına mı dikkatiniz odaklı. Bunların hepsi sizin kontrolünüzde ve değiştirilebilir durumlardır.

Affetmeyi öğrenin bu sizin psikilojiniz için gerekli kendi ruh sağlığınızı korumak için önemlidir. Espri yapmayı ve bu özelliği geliştirmeyi öğrenin. Yaşamda kontrol edebileceğiniz durumlar olduğu gibi kontrol edemeyeceğiniz durumlar hep olacaktır. Siz kontrol edebileceklerinize odaklanın. Buralarda değişiklikler yapın. İnsanları suçlama alışkanlığınızdan vaz geçin ve kendinizde neleri değiştirmeniz gerektiğine dikkatinizi çevirin. İnanın hayat sizin için daha güzel olur.

Sürekli kendinizi başkaları ile kıyaslamayın başkalarının yaptıkları ile kıyaslamayın. Her insanın gerçeği başkadır bu da yaşamda yapılan en büyük hatalardan ve mutsuzluk kaynaklarındandır.

Gereksiz ihyitaçlardan kurtulmak da sizin kontrolünüzdedir. Gereksiz ihtiyaçlardan kurtulma özgürleşmek demektir. Çok şeyim olsun beklentisi sürekli boş kalan yerlere bakmanıza neden olur.  Çok şeyiniz olması çok mutlu olacağınız anlamına gelmez.

Gözünüzde hep büyüttüğünüz meselelere bir bakın ben abartıyormuyum acab diye yeniden düşünün onun gözünüzdeki miktarını değiştirin. Korkularınızdan kaçmayın yüzleşin. Sürekli ertelediğiniz şeyleri öne alın. 

Niçe diyor ki yaşamak için bir nedeni olan herkes nasıla katlanır. 

Hayat daha fazla sizin kontrolünüzde olsun. Ruhsal dayanıklılığınızın arttığı mutlu bir yaşam diliyorum.


Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Başa dön tuşu